28 Aralık 2014 Pazar

kovboy ve motorcu

Keremin babasıyla arasında geçen bir diyaloğu  paylaşmak istiyorum.

Baba: Oğlum büyüyünce senin alim olmanı çok isterim
Kerem: Alim ne demek baba?
Baba: Oğlum alim demek çok bilen demek.
Kerem: Peki çok bilince ne olacak baba?
Baba: Baba oğluna alimin pek cazip gelmediğini sezer ve sorar: Peki sen ne olmak istiyorsun büyüyünce oğlum?

Kerem: Tabiki de kovboy ve motorcu. 

Kerem le benim aramda geçen bir anektod;
Kerem tabletle çok zaman geçirmişti. Bunun üzerine ben de kızdım ve tableti artık bırakmasını söyledim. O sırada İbrahim de bu konuda bir şeyler söyledi "bırak" filan.. Sonra ben içeriden Kereme bağırdım: "Kerem tableti bırakmazsan gelip alacağım ona göre" Bunun üzerine Kerem: "anneeeeee ama hep sen alıyorsun biraz da babam alsınnnn" o noktada ben koptum gülmekten :)

Dün oğuluşum neredeyse bütün gün annane, dayı, dede filan takıldı. akşam eve geldi yattı ve gece 12 gibi kalkıp kusmuş, odasına girdim ki yatak göl olmuş kusmuktan...sabah servise bindikten sonra da serviste kusmuş. çok fazla dışarıda vakit geçirdi ondan dolayı üşüttü mü yoksa  yediği bir şey mi dokundu anlamadık..kuzucuk inşallah bir an önce kendini toparlarsın...

24 Aralık 2014 Çarşamba

Ordan burdan

acaba başka annelerin de kafasını böyle duygular kurcalıyor mu? Çocuklarına yetemediğin hissi diyorum ben buna. Onların daha fazlasına layık olduğu düşüncesi beni bu duyguyu hissetmeme iteliyor. ama bazı şeyler  için de zaman ve enerji gerekiyor. Ayaklar uzun yorgan ayakları kapatmaya yetmiyor.

Zeynep biraz daha annaneye alıştı. artık ben işten geldiğimde beni görür görmez ağlamıyor en azından..Annaneye annesi demeye bile başladı. zavallıcık anneden olduk bari annane beni bırakıp gitmesin diye düşünüyor zaar....Çalışan bir bayan olmasaydım keşke diyorum bazen evde çocuk yapıp oturmak da güzel olabilirmiş. Ama onlar büyüdüklerinde zaman geçirmesi kolay olmayabilirdi.

Kerem bugün kreşe gidemedi daha anibiyotiği bırakalı 15 gün olmuş tekrar hastalandı. ben bu çocuğun hassasiyetini geçekten anlamıyorum o kadar çok hastalanıyor ki...o hastalanıyor ardından Zeynep sıraya geçiyor..böylelikle kısır döngü başlıyor ve hiç bitmiyor gerçekten çok sıkıldım atık...

Zeynep çok güzel zürafa diyor : Züfafa

15 Aralık 2014 Pazartesi

2014 Bitmeden

2014 bitmeden bir yayın oluşturmak iyi olurdu aslında:)
o kadar çok sey olmuş ki yazmayalı nereden başlayacağımı bilmiyorum. öncelikle 2. çocuğum dünyaya geldi... gelişi de bize yaşattıkları da acı tatlı güzeldi. yeni bir tecrübe yeni bir kişilik kazandı ailemiz. Adını Zeynep koyduk 20 Şubat 2013 de doğduğunda... 

Bir Zeynep de biz de olsun dedik. özellikle İbrahim Zeynep ismini istedi ben de seviyorum diye itiraz edemedik. Kerem ve Zeynep isimleri de birbirine yakıştı. ama Zeynep isminin bu kadar çok oluşuna hala alışmış değilim. Evde kadınlar ve erkekler konusunda tam eşitlik sağlanmış oldu. artık kendimi yalnız hissetmiyorum :)

Zeynep le birlikte uzun bir zaman geçirdik bu saadet bir yere kadar dedik ve bir aralık 2014 de işe başladım. Başlayışım Zeynep tarafından büyük bir kırılganlıkla boykot edildi. Yemeden içmeden kesildi hatta açlık grevine bile başladı... Kuzucuk Keremden dişli çıktı. Kerem daha relax bir şekilde karşılamıştı bu ayrılığı...Ama Zeynep te duvara tosladık. 15 gün oldu hala yavrucuk "annesi annesi" diye evde beni arıyormuş. Bir de annane bakıyor. yabancı biri olsaydı ne olurdu bilmiyorum....O zaman ikimizde salya sümük ağlıyor olabilirdik...

Kerem in kreşteki son yılı.. oğluşum seneye birinci sınıfa başlayacak.. Okul konusunda cok kararsızız. Bir kaç okul aklımızda var bunlara göre ev değişikliği filan yapacağız. Çok işimiz var çokkk.......Ev satacaz ev alacaz okul kayıt zeynebe bakıcı bulunacak...bu işlerden sağ sağlim çıkarsak süper olacak. Keşke gözümü kapasam açsam bunlar hallolmuş olsa...

Mindik Kerem diye açık bloğu ama Kerem hakikaten artık abi oldu maşallah...