keremini kreşe başladı. hatta başlayalı neredeyse 3 ay olacak..artık kendisinden büyük değişiklikler bekliyorum.. tabi resim ve bilumum sanatsal faaliyet anlamında büyük faydası oldu olacak da ancak Keremimi hareketliliğinden enerjisinden hiç bir şey kaybetmedi. sabahın yedisinde kalkan zıpır, gece yine neredeyse 11 e doğru uyuyor. ben de ne güzel hayaller kurmuştum Kerem erkenden yatacak ve bir iki saat bana zaman kalacak diye ama yanılmışım. kendime zaman ayırmak konusunda pek istekli olmasam iyi olacak aslında ikinci bebekle bu işler iyice sarpa saracak ve artık kerem, kızım ve ben üçgeninde bana yer olmayacak. hayırlısı bakalım...
Kerem daha güzel makas tutmayı ve ve resim yapmaya başladı. ama makası iyi tutması pek işimize gelmedi. gözleri sapıtıp bir ara kendi saçını eşofmanını ve yastık kılıfını kesmiş. inanamadım. halbuki Keremden beklenir neden inanamadıysam? saçının görüntüsü o kadar çirkin olmuştu ki en çok ona sinirlendim ama iş işten geçmişti artık...
Resim yaparken özellikle düz çizgi cizmeye çalışıyor. bir de bana nasıl yapılacağını gösteriyor kereta...
Çok soru soruyor. ve sorulara aldığı her cevap artık onun için başkasına öğretilmesi gereken bir bilgi gibi davranıyor. Yani önce bilgileri bizden alıyor sonra "anne biliyormusun....." diye aynı bilgiyi geri bize satıyor. Geçen gün bir sorusu çok komikti. Gecenin ilerleyen vakitlerinde kerem şöyle bir soru yöneltti. "anneee zürafa mı büyük öğretmenim mi?" Zürafa daha büyük daha doğrusu daha uzun dediğimizde ise hemen başlıyor "anneee biliyormusun zürafa öğretmenimden daha uzun"" bir de keremin öğretmeninin çok uzun boylu olmadığını düşünürsek çocukların hayal dünyalarında bazı şeyleri ne kadar abarttıklarını anlayabiliriz.